Pazartesi, Temmuz 20, 2009

SİSTEM,DİZİLİŞ,TAKTİK

Yazının başlığına bir türlü karar veremedim.Şöyle cafcaflı bi başlık olsun istedim.Ama ilham perim o sihirli dokunuşu yapıp beynimde şimşekler oluşmasını başaramadığı için böyle yavan bi başlık atmak zorunda kaldım.Umarım az sonra okuyacağınız yazının doyuruculuğu ile bu başlık yavanlığını bir nebze olsun unutturabilirim..

Şimdi efendim bir takım rakamların yan yana gelip sıralandığı ismine de futbol takımın taktik dizilişi dediğimiz meseleyi hepimiz her gün onlarca kez duyuyor,okuyor,dinliyoruz.Blogun ilk konularından birini bu meseleye ayırmaya karar verdim.

Bir futbol takımının maç esnasında sahada aldığı düzene taktik diziliş veya daha popüler tabiriyle sistem diyoruz.Takımların sistemlerini belirtirken kabaca savunma-orta saha-forvet hattında kaç futbolcunun olduğu belirtilir.Misal 4-3-3 oyun sistemi dendiğinde defansta 4 kişi,orta sahada 3 kişi forvette ise 2 kişi olduğunu anlayacağız.

Futbolun ilk yazılı kralları 1863 yılında kabul edilmiştir.İlk resmi milli maç ise 1872’de İskoçya ile İngiltere arasında oynanmıştır.Futbolun ilk yıllarında nizami dizilişlerden pek bahsedilemez.Henüz ofsayt dahil bir çok kuralın yeni yeni yerleşmeye başladığı yıllardan bahsediyoruz.Bir çok futbol takımının 6 veya 7 forvetle sahaya çıktığı yıllardan bahsediyorum.


Futbol tarihinde bilinen ilk sistem 2-3-5 diyebileceğimiz bir diziliş şekli ki yanda şematik halini görüyorsunuz.İngiliz menejer Thomas Mitchell kalecinin önünde ikili savunma olarak 2 bek,onların önünde orta saha diyebileceğimiz sağ haf (right half-back),orta haf ve sol haf, ileri hatta ise sağ açık (right forward), sağ iç (right inside forward),santrfor,sol iç ve sol açık şeklinde bir dizilişle sahaya çıkartıyordu takımını..Bu sistemde forvet hattını oluşturan 5 kişinin her hangi bir savunma görevleri yoktu.2 bek rakibin sağ iç ve sol içini kontrol ederken,orta haf top kendi takımındayken oyun kurar top rakibe geçince santrforu tutmakla görevlidir.

Bu sistem uzun bir süre etkili oldu futbol dünyasında.1936 yılında İtalyan Vittorio Pozzo 2-3-5 sistemindeki orta haf’ı biraz daha ofansif hale getirip hucum esnasında defansta oluşabilecek boşlukları önlemek adına top rakibe geçtiğinde sol ve sağ içleri orta sahaya çekerek 2-3-2-3 diyebileceğimiz bir sistem geliştirdi.Bu sistemle İtalyan klup takımları ve milli takımı bir çok başarı yakalamıştır.


Sol tarafta şemasını gördüğünüz sistem WM denen sistem.Herbert Chapman 1930’lu yılarda Arsenal’in başına geçtiğinde yeni transferlerden Charlie Buchnan kendisine orta sahanın göbeğindeki orta haf’ı ki kendisi John Butler olmaktadır defansın göbeğine koyup savunmayı üçlemeyi önerir..Bu fikre uzun süre direnen Chapman 7-0’lık ağır bir yenilgiden sonra Buchnanın bu fikini uygulamaya koyar ve orta haf oyuncusunu defansın göbeğine yerleştirir.Defansın ortasında oynayan bekleri biraz kenara çeker.Artık onlar sağ ve sol bekler’dir.Orta sahanın yanlarındaki oyuncularını orta göbeğe doğru yanaştırır ve onlara rakibin sol ve sağ içini savunma görevi verir..Ortaya kabaca 3-2-5 diyeceğimiz sistem çıkar.Chapmanın bu dizilişine wm’de denmektedir.Forvet hattı dizilişi W orta saha ve savunma dizilişi M harfini andırdığı için bu diziliş WM diye meşhur olmuştur..Bu sistem 1950’lere kadar etkili olur.


Tüm bu diziliş,taktik,sistem içerisinde Karl Rappan’dan söz etmemek haksızlık olacak sanki.Karl Rappan kaleci ile savunma arasına extra bir savunma oyuncusu koymayı ilk düşünen ve uygulayan kişi.Bu şekilde santrforların savunma oyuncularından kurtuldukları anda gol pozisyonuna girmelerini engellemeyi düşünen Rappan bu oyuncuya varrouler demiş.Varrouler top rakibe kaptırılınca savunma ile kaleci arasına girer.Maç boyunca devamlılığı yoktur yani..

Kaleci ile defans arasındaki extra savunma oyuncusunun maç boyunca devamlı olarak aynı mevkide oynaması fikri ve icraatı İtalyan Nereo Rocco’ya aittir.Bu defans oyuncusuna libero der.Bugünkü anlamdaki liberodur bu.

Libero’lu sistemin ortaya çıkmasıyla iyice kuvvetlenen savunmalara karşı forvet hattının yeniden şekillenmesi gerekmektedir.İşte burada Marton Bukovi adlı Macar çıkıyor karşımıza.Etkin savunma ile mücadele edemez hale gelen beşli forvetten birini geriye orta sahaya doğru çeker ve onun yerine sağ iç ve sol iç’e aynı görevi verir.Bu şekilde kabaca 3-3-4 veya daha doğrusu 3-2-1-4 diyebileceğimiz bir dizilişle sahaya sürer takımını.Ayrıca forvet elemanlarından sürekli paslaşmalarını,duvar pasları ile rakip defansı bunaltmalarını ister.Bu sistem rakip savunmaların üzerine bir kabus gibi çöker adeta.

Bu taktik,diziliş,sistem konusuna daha sonra devam ederiz..Epey kapsamlı bir konu çünkü.
Not: Sistem diziliş şemaları wikipedia'dan alınmıştır.

Perşembe, Temmuz 09, 2009

FUTBOL VE YAŞAM ÜZERİNE


Bu blogu futbol ve yaşam üzerine düşüncelerimi web ortamına aktarmak için açtım.Tamamen kendi kişisel ego tatminim içindir yani.Toplumsal hiç bir görevi yoktur.Tarafsız olmak gibi bir derdi de yoktur.

Dünya üzerinde etnik ve dini kökeni farklı bir çok insanı aynı heyecan etrafında birleştirebilen bir oyun futbol..Başka hiç bir oyunun bu denli etki gücü yok..İçinizden basketbol,basketbol dediğinizi duyar gibiyim..Basketbolun futbol gibi dünyayı kasıp kavurduğnu iddia ediyorsanız sepettopunun Britanya Krallığındaki popüleritesini bi inceleyin derim ben size..

O yüzden biz de futbolu çok seviyoruz..Fazla bilimsel ve toplumsal detaya girmenin bi alemi yok..En elitimizden en köylümüze kadar hepimizin meşin yuvarlak ve onun etrafında dönen dünya ile ilgili diyecek biri iki kelamımız vardır..

Blog benim blogum ve ben bu blogta Futbol ve Yaşam'dan bahsedeceğim.İşin özü budur.Okuyan okur.Okumayanlar için yapabileceğim bir şey yok..